Dünya ve Avrupa şampiyonu ulusal güreşçi İstek Kayaalp, Türkiye Güreş Federasyonu’nun resmi toplumsal medya hesabından yayımlanan ‘Benim Hikayem’ programında açıklamalarda bulundu. 33 yaşındaki güreşçi, olimpiyatlarda altın madalya kazanamamış olmamasının kendisi için en büyük hüzün olduğunu söyledi. 2024 Paris Olimpiyatları’na çalıştığını belirten ulusal güreşçi, olimpiyatlarda altın madalyayı kazanarak güreşe nokta koymak istediğini tabir etti.
“GÜREŞ HAYATIMI ETKİLEYECEK HER ŞEYDEN UZAK DURDUM”
Güreş mesleğindeki muvaffakiyetlerinin sırrı hakkında açıklamalarda bulunan İstek Kayaalp, “Güreş hayatımı etkileyecek her şeyden uzak durdum. Yaşantımı da buna nazaran şekillendirdim. Yeteneğim de varmış lakin yeteneğim olsa da çalışmak çok değerli. Bunları sistemli yaptım ve o muvaffakiyetleri ben de kazandım. Lisana kolay geliyor lakin bir de bana sorun, o muvaffakiyetleri kazanana kadar o zorlukları nasıl çektim. İnanılmaz zordu benim için. Beşerler yaşlandıkça ‘Ya genç olsam’ derler. Ancak ben daima güreşi bıraktığım yaşta olmak isterim. Yani 50 yaşımda olsam, 35 yaşında olmak isterim, bir öncesini değil. Makine üzere çalıştık. Kaslarımızla o kadar çok çalıştık ki tahminen de ileride zahmetler yaşayacağız ancak sporu hiçbir vakit bırakmayacağım doğal. Bırakırsam mutlaka çok külfetlerle karşılaşabilirim” diye konuştu.
“BİR SONRAKİ ŞAMPİYONADA KARŞILIK VERMEK HER VAKİT HOŞUMA GİTMİŞTİR”
Madalya kazanamadığı şampiyonalardan sonra yapılan tenkitlerin kendisini daha çok hırslandırdığına değinen Kayaalp, “Birkaç tane sakatlıktan ötürü fire vermişliğim var lakin beşerler farklı düşünebiliyor. Yani bir iki tane madalya alamadığım yer var. Ortada bir fire veriyoruz, kaybedince her şey unutuluyor. Benim en çok üzüldüğüm taraf da bu esasen. O kadar aldığın muvaffakiyet bir şampiyonada gidiyor. Gününde de olamayabilirsin yani 13 yıldır sonuçta her yerde madalya alıyorsun. Bir şampiyonada fire vermek çok doğal bir şey. Doğal çabucak karalama kampanyasına dönüşebiliyor bazen. Bunlar da beni hırslandıran şeyler aslında. Bir sonraki şampiyonada karşılık vermek her vakit hoşuma gitmiştir” tabirlerini kullandı.
“ORADA NOKTAYI KOYMAK İSTİYORUM”
Güreşi olimpiyat şampiyonu olarak bırakmanın kendisi için gurur verici olacağını söyleyen ulusal güreşçi, “Olimpiyatta altından yana her vakit bir burukluğum var. Yani o kadar muvaffakiyet kazanmış bir sportmen olarak olimpiyat altın madalyanın olmaması benim için üzücü ancak dünyanın sonu da değil sonuçta. Emek harcıyorum, çalışıyorum fakat olmuyorsa da yapacak bir şey yok yani. 2024’e yeniden çok âlâ çalışacağım ve orada da noktayı koymak istiyorum. Olimpiyat şampiyonluğuyla güreşi bırakmak da bizim için ayrıyeten gurur verici bir olay olur” açıklamasında bulundu.
“KÜBALI RAKİBİM EN SIKINTI RAKİBİMDİ”
Güreş mesleğinde kendisini en çok zorlayan rakibin Kübalı Mijain Lopez Nunez olduğunu söz eden İstek Kayaalp, “Kübalı rakibim (Mijain Lopez Nunez) en sıkıntı rakibimdi diyebilirim. Aslında benim de boyum 1.90 civarlarında olsaydı daha denk olabilirdik. Yetenek düzeyimizin tıpkı olduğunu düşünüyorum. Aslında bu son olimpiyatlarda da kazanma bahtım vardı. Keşke bugünkü kilomda olarak gitseydim. 122 kilo değil de 130 dolmuş bir vaziyette olsaydı. Şu an 135-136 kiloyum. 135 kiloyla olimpiyat köyüne girip o denli maça çıkmak güç olarak da benim için çok yeterli olacaktı. Son olimpiyatlara gittiğimde 137 kiloydum. 3 gün vardı maça, 3 gün sonra tartıldığımda 129 kiloydum” formunda konuştu.
“MADALYA ALDIKÇA KÜÇÜLMESİNİ BİLSİNLER”
Güreş sporuna başlayacak olan gençlere de çeşitli tavsiyelerde bulunan Kayaalp, “Yetenekleri varsa bu spora ya da diğer spora başlasınlar. Bu çok değerli. Onun dışında bu spor, ağır bir spor. Çok sevmek gerekir, çok azim ister, birçok fedakarlıkta bulunmak gerekir. Bunların hepsini yapacaklarsa bu sporu yapsınlar. Hiçbir vakit yıldızlarda ve gençlerde aldıkları madalyalara çok sevinmesinler. Oraları basamak olarak görmek çok değerli. Madalya aldıkça küçülmesini bilsinler. Kimseye karşı hürmetlerini bozmasınlar” dedi.
